Sıcak Ağustos
Tıklayın ve kayıt olun yazılar posta kutunuza gelsin(üyelik bilgileri gizli tutulur).
Tokyo Ağustos ayında düdüklü tencere gibi olur. Sıcaklık gün içinde ortalama 32- 33 dereceye kadar çıkar. Nem oranı%70lerin üzerinde seyreder. Durduğunuz yerde terlersiniz. Hele şişman ve kıllı vücutlar muhteşem terlerler. Ter, önce saç diplerinde kendini hissettirir. Sonra kollardaki, bacaklardaki kıl köklerinde toplanmaya başlar. Birikir, biriktikçe de sanki kaynamaya başlar. Sıcaktır, fıkır fıkırdır. Sonra da boş bırakılmış baraj kapaklarından fışkıran sular gibi terlediğinizi görürsünüz. Elde avuçta mendil, havlu ne varsa hepsini sırılsıklam eden bir terlemedir bu. Her dakika gömlek değiştirmeniz gerekir. Duş alsanız da nafile, kurulanırken bile terlersiniz. Akşam olsa da kurtulsam tezi geçmez çünkü geceleri da serin olmaz ortalama ısı 25-26 derecedir. Yarı baygın, terden sırılsıklam uyanarak sabah edilir.
Ben kendimi saunaya bırakılmış sosis gibi hissederim. Bu ortamı bir Ankara’lı anlayamaz. Ankara kurudur çünkü. Ter bile kuru akar. 37-38 derece farketmez. Rahattır Ankara. Ama Tokyo farklıdır. En yakın emsal şehir Antalya olabilir. Orası da çok sıcak ve nemlidir. Ama Tokyo’nun her yanı kaplayan asfalt ve betonları sıcaklıkları daha da dayanılmaz hale getirir. Bir de arabalardaki klimalar her bir otomobili ateş topuna çevirdiği için caddelerde yürünmez. Araştırmalar klimalı taşıtların şehir sıcaklığını 1-2 derece artırdığını gösteriyor. Yani ölçülen ve hissedilen sıcaklıktan ayrıca bir de bu mekanik sıcaklık vardır. Sıcak bir Ağustos günü caddede arabaların yanından yürüyerek geçmek cehennemi bir eziyet gibidir.
Japonya’nın aşağısına indikçe, Osaka, Nagoya, Kobe, Kyoto, Kagoshima falan buraları daha da beter olur. Ayrıca Tokyo’nun kuzeyi Utsunomiya, Saitama, Ibaraki gibi yerlerde de sıcaklık fırlar. Oralarda toprak ve doğa Tokyo’ya göre daha fazla. Kurtarır. Tokyo bir beton ve asfalt yığını. Onca park bahçe var ama yetmiyor işte.
Bu sene Tokyo geçen yıllara göre daha bir sıcak. 14 Ağustos itibarı ile ortalama sıcaklık 29.2 derece olmuş. İki sene önce de ortalama Ağustos 29.2 derece olmuştu ama ilk 14 gün ortalaması 29.6 idi. Bu seneyi diğerlerinden farklı yapan gün içindeki en yüksek sıcaklık. Bu yılın ortalaması 34.2 derece. En yüksek 37.7’ye kadar çıkmış. İki yıl önce en yüksek sıcaklık 38.3 derece idi ama ortalama günlük en yüksek sıcaklık ilk 14 gün için 33.7 derece idi, yani yarım derece daha düşüktü. Bir de nem oranı var. Bu yılın ortalama nem oranı %72. Geçen yıl Ağustos ortalaması %74 olmuş ama ilk 14 gün ortalaması %71. Genelde son 60 yılın günlük ve saatlik verilerine bakınca Ağustos sonuna doğru sıcaklığın ve nem artıyor. Tokyo iki hafta daha düdüklü tencere olmaya devam edecek.
Japonlar için yaz demek Ağustos demektir. Okullar Temmuz’un 20sinde 5 haftalık tatile girer ama hala tayfun ve mansun mevsimi olduğu için esas tatil Ağustos’da yapılır. Çoğu şirket “Obon” denilen ve Ağustosun 10u ile 21i arasına denk gelen dönemde bir hafta kadar fabrikalarını tatile sokar. Kimileri taşraya ailesinin yanına döner, kimileri yurt dışına kaçar.
Bu sıcak yaz günlerinde festivaller, havai fişek gösterileri, konserler düzenlenir. Tokyo’nun Sumida nehri havai fişek gösterisi efsanevi bir olaydır. Bu yıl 25 Temmuz’da yapılmış. Tokyo Körfezi havai fişek gösterisi her yıl Ağustos’un ikinci Cumartesi günü yapılır. Ayrıca hemen her gün orada burada havai fişekler fırlatılır. Keza Higashi Koenji semtinde yapılan “awa odori” festivali mutlaka izlenmesi gereken bir gösteridir. Bu yıl 29 ve 30 Ağustos tarihlerinde yapılacak (bağlantısı —>burada.)

2008 yılındaki Tokyo Körfezi havai fişek gösterisinden (Kaynak: Hajime Nakao Flickr -http://bit.ly/1DUVFVT)
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
Bir Yaz Gecesi” yazısı için tıklayın
Obon ve Ağustos şenlikleri için tıklayın okuyun
Gene bir Ağustos günü yazılmış Asakusa yazısı
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
Ağustos’un ağır tarihi
Ağustos ayının bir de tarihi anlamı var. Hiroshima ve Nagasaki’ye atılan atom bombaları ve akabinde Japonya’nın teslim olarak İkinci Dünya Savaşı’nı bitirmesi bu sıcak ayın ilk onbeş günü içinde oldu.

Abe Japonya’nın teslim olmasının 70inci yıldönümünde konuşurken (kaynak: Reuters-internetten)
Dün, 14 Ağustos’da başbakan Abe Japonya’nın teslimiyetini açıklamasının 70 yılı anısına bir konuşma yaptı. Aylardır Japonya’ya aftedilen savaş suçları için özür dileyip dilemeyeceği üzerine spekülasyonlar yapılan ve “Abe Danwa” (Abe Statement, ya da Japoncası ile 阿部談話) diye anılan bu konuşmada başbakan Japonya’yı savaşa götüren şartları sıraladıktan sonra şöyle dedi:
“ve 70 yıl önce, Japonya savaşta yenildi”.
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
Konuşmanın Japonca orijinali için burayı tıklayın
İngilizce çevirisi için burayı tıklayın
Abe’nin ABD meclisinde yaptığı özür konuşması hakkındaki yazım için burayı tıklayın
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
Başbakan Abe, Japonya’nın savaş girmesini siyasi iradenin ve bürokratik kontrollerin çökmesi ile ilişkilendirdi. Kuvvetler ayrılığının tesis edilemediği ortamda ordunun kontrolü eline alarak ülkeyi savaşa ve felakete sürüklemesiydi söylemek istediği.
Dile getirdiği kelimelerin samimi bir özür teşkil edip etmediği gene tartışılacak. Sözleri bu alanda bir devrim kabul edilen ve Savaş’ın bitmesinin 50inci yıldönümünde zamanın başbakanı Murayama tarafından dillendirilen “Murayama Statement” ile karşılaştırılacak. Hükümet sözcüleri bir yandan yurt içinde “yeni bir şey söylemedik, özür dilemedik” derken diğer yandan yurt dışında “daha ne istiyorsunuz açık açık özür diliyoruz” diyerek kendilerini savunacak.
Başbakan Abe ilk kez “comfort woman” denilen ve Türkçe’ye “Hayat Kadınları” olarak çevrilebilecek seks kölelerine atıfta bulundu. Ayrıca Japonya’nın hiç bir şekilde yeniden saldırgan ve emperyalist emeller içinde olmayacağını söyledi. Bu deklarasyonlar özellikle ordu kurmaya ve uluslararası ithilaflara ABD ile beraber müdahele etmeye hazıralanan bir ülke için önemli sözler. Ama uluslararası basın Abe’nin konuşmasının bu tip unsurları içermesine karşın samimi bir özür yerine geçmediğini yazıyor. Çin ve Kore de Japonya’yı bu doğrultuda eleştirdi. Satır aralarını okuyup da Abe’nin sözlerini düşmanca bulan okuyucular da var.
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
“Abe özür diledi mi?” The Diplomat’daki yorum için burayı tıklayın
Japan Times’daki yorum için burayı tıklayın
The Guardian’da çıkan yorum için burayı tıklayın
Reuters’in haberi için tıklayın
Murayama’nın basın toplantısı için tıklayın
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
Atom bombası neden atıldı, ve Japonlar ne düşünüyor
Japon başbakanı ayrıca kendilerine atom bombasını atan ABD dahil olmak üzere Japonya’nın kıyasıya savaştığı Avusturalya, İngiltere gibi ülkelere olan şükranlarını da dile getirdi ve onların iyi niyeti ve yardımları olmasaydı Japonya bugünkü refah düzeyine erişemezdi dedi. Esir aldıkları yabancılara yapılan kötü muamele için de özür diledi.
Japonlar atom bombası nedeni ile ABD’ye kızgın değiller. Bu olayı Türkiye’den göründüğü gibi, yani ABD saldırganlığı şeklinde yorumlayan Japon ile karşılaşmadım. Okullarında da öyle okutulmuyor. Savaşın birinci sorumlusu olarak kendi çıkarlarını ülke çıkarları önüne koyan ordu, ve bu kurumun yöneticilik zafiyeti gösteren üst kademesi tutuluyor. Çoğu daha çocuk yaştaki milyonlarca Japon evladını bile bile ölüme gönderen, ülkeyi kazanamayacağı bir savaşın içine sokan, ve teslim olmaktan başka bir çarenin kalmadığı açık belli olduğu zaman bile herkesi topyekün intahara zorlayan Japon silahlı kuvvetlerinin komuta kademesi savaş sonrasında kurulan mahkemelerde birinci derecede suçlu bulunmuştu.
Bu tezlere katılmayanlar var. Ama bir de şöyle bir gerçek var. Japon ordusu ABD’lilerin esir aldıklarını işkence ile vahşice öldürdüğünü, kadınların çocukların ırzlarına geçtiği yolunda propaganda yapmıştı. Pasifik’deki küçük bir ada olan Saipan’da ‘Banzai Cliff” denilen bir yamaç vardır. ABD ordusu adanın kontrolünü eline geçirdiği zaman üsteki Japon siviller bu yamaçtan atlayarak intihar etmişti. Bu eylemin sebebinin de Japon ordusunun propagandası olduğu söylenir.
Hiroşima’nın gölge olan siviller
Atom bombası patladığı zaman ortaya çıkan enerji öylesine güçlüydü ki merkeze yakın sivilleri “buhar” etti. Savaşın ertesinde çekilen “gölge” fotoğrafları bombanın atıldığı anda kül olan insanların betona işlenmiş suretlerine ait. Artık eski yerlerinde olmayan bu gölgeler savaşın izleri gibi siliniyor ama Sıcak Ağustos daha uzun yıllar Japonya ve Japonlar için iklim koşullarını ve tarih yükünü üzerinde taşıyan zaman dilimi olarak kalmaya devam edecek.

Atom bombasında bedeni kül olup gölgesinin sureti merdivenlerde kalan bir sivil (kaynak:http://bit.ly/1KnsMyt)
WOW just what I was searching for. Came here by
searching for website